Günümüzde Mutlu Olmanın Ekonomisi

Günümüzde Mutlu Olmanın Ekonomisi

Mutlu olma tanımı tüm insanlarca kabul edilebilir bir ifade ile karşılığı olmayan ve bu konu üzerinde birçok kez araştırma yapıldığı ve çalışmaların devam ettiği herkesin ilgisini çeken bir konu olmuştur.

Bu kavram üzerine farklı görüş ve ifadeler olsa da Mutlu olma yani mutluluk hali nerdeyse her insanın yaşamında ulaşmaya çalıştığı amaçlara nihai bir gaye olarak karşımızda durmaktadır. İktisat bilen insanlar da her insanın ulaşmayı kendisine hedef koyduğu, istediği mutluluğun anahtarına giden yolda iktisadi etkenlerin rolünü araştırmaktadırlar. Mutluluk kavramının ekonomisi literatür kısmında ‘’Ekonomik büyüme, işsiz olma hali, enflasyon ve kurumsal nitelikte değişmeler şahsi iyi oluşu ne ölçüde ve nasıl etkilemekte?” soruları git gide önem arz etmiştir. Daha çok mutluluk hissi için iktisat yöntemleri nasıl bir şekle bürünmelidir? Son zamanda ekonomi yani iktisat gerçeğinin yani bilimsel alanın da ilgi çevresine giren mutlu olma kavramı ve mutluluk ölçütleri, özellikle kamu iktisadı ve mevcut hükümet kararları ile yakından alakalıdır.

ekonomik-zenginlik-tek-basina-ulkelere-mutluluk-getirmiyor.jpg

Mutluluk iktisadı, insanların mutluluğunu arttırma yönünde kamu kararlarının neler sayılabileceği üzerinde araştırma yapıldığı bir çevredir. Aynı zamanda insanların mutlu olma ölçütlerinin bulunması ve özellikle de bu belirlenen faktörler arasında ekonomik ifadelerin hangi ölçüde ve nasıl etkin rol oynadığının ortaya çıkması da mutluluk ekonomisi, içerisinde araştırılmaktadır. Mutluluk kavramının, demografik, iktisadi, yaşanılan çevre, sosyal ortam ve yaşanılan ülkenin ekonomik hali gibi değişik faktörlerin birleşimi neticesinde oluştuğunu belirten uzmanlara göre, mutluluk ile hayattan alınan memnunluk hali arasında önemli bir bağlantı söz konusu olduğunu söylemektedirler. Çoğu birey için mutlu olma hali, hayattaki en önemli istek ve gayedir. On sekizinci asırda aydınlanma düşünür insanları mutlu olmanın yalnızca cennette yaşanılarak olabileceği anlayışını ciddi anlamda eleştiride bulundular.

Bunlar mutlu olmanın dünya üzerinde yaşanabilerek olabileceğini ve düşünme kabiliyetini kullanarak daha çok huzura kavuşulabileceğini vurgulamaktadırlar. Bu söz gerçekte icraata dönüştü mü? Bu husus tartışmalı bazı insanlar evet derken bazıları hayır demektedir. Dünya Mutluluk Merkezinde olan bilgiler kullanıldığında (1950 ila 2010 yılları arasında 1531 veri ışığında altmış yedi ülke zaman serisi ışığında yorumlama bizlere birçok ülkede huzurun artış içerisinde olduğunu göstermektedir. Geride bıraktığımız iki asır dikkate alındığında huzurun iki puan değerinde bir artış oluşturmuş olduğunu gözler önüne sermektedir.

money-soothes-1032647-960-720-810x538.jpg

Mutluluk, kişilerin hayatını kendi değer ölçülerine göre dolu, manalı ve mutlu bir biçimde algılama yolundadır. Bu yolu etkileyen birden fazla değişik etken vardır ki, bu değişik etkenler kişiden kişiye farklı bir şekilde olabileceği gibi, farklı ülkelerde, farklı coğrafi konumlarda ya da farklı değer ölçülerine sahip toplumlarda da değişken etkiler gösterebilmektedir. Yapılan araştırmalar sonucunda göze direk çarpan en ciddi nokta, aynı zamanlarda yapılan mutluluk araştırmaları neticesinde bile ülkelere ait farklı neticelerin elde edilmesidir. Türkiye’de yazılı şekilde, görsellik olarak ve sosyal medyada sıklıkla gündeme gelebilmektedir. Özellikle TÜİK aracılığıyla 2003 yılından bu tarafa düzenli olarak uygulanmakta olan “Hayat Memnuniyeti Anketi” neticelerinin kamuoyu ile paylaşımı, sonuçlara yönelik alakanın artış haline ve bu bilgiler hakkında tartışmaların gün yüzüne çıkmasına sebep olmuştur. Kamuoyundaki alaka kadar olmasa da, yakın süreçte Türkiye içerinde akademik seviyede de mutluluk ve huzur çalışmalarında kayıtlara değer bir yükseliş görülmektedir.

Yapılan araştırma sonuçlarında göze gelen en ciddi husus, aynı zamanlarda yapılan insanların mutluluğu araştırma sonuçlarında bile ülkelere ait farklı neticelerin ortaya çıkmasıdır. Öyle ki bunlardan birinin araştırma sonucuna göre en huzurlu ve mutlu ülkeler arasında ilk sıralarda kendine yer bulan ülkeler, başka bir araştırma sonucunda son basamakta olabilmektedir. Aynı hususun araştırılmasına karşın böylesine ilginç sonuçlara ulaşılması, gerek mutlu olmanın ölçülmesinin güç bir durum olduğunun gerek araştırma anketini yapan uzman insanların bakış yönünden kaynaklı olabilir. Birleşmiş Milletler cemiyeti her sene bireylere bir takım sualler yönelterek dünya mutluluk durumunu gözler önüne seriyor. Ülkelere göre huzur sırası her sene değişiyor. Bu çalışma olurken değerlendirme şartları olarak ortaya çıkan altı önemli başlık var. Bu başlıklara bakılırsa ortalama bir mutlu olma bölge haritası ortaya çıkmaktadır.

istanbulda-8-bin-tl-gelir-mutluluk-ustu-stres-kaynagi-mutluluk-ekonomisizrqze8anj0-mhclqw8uiyg.jpg

Misal vermek gerekirse son yayınlanan sonuçlara göre Türkiye bu sene yetmiş dördüncü sırada yer alır iken, bir önceki seneye oranla beş sıra gerileme kat etmiş oldu. Mutluluk koşulları tablosundaki yerini belirlemek için; birey başına denk gelen gayri safi yurtiçi hasıla rakamları, sosyal destek, sağlıklı yaşam beklenişi, hayatı istediği şartlarda yaşayabilme iradesi, cömert yaşama ve yolsuzluk biçiminde bir algı gibi kriterler baz alınmıştı. Türkiye’de yaşam süren bireylerin huzursuz olma sebeplerinin başında yaşama derdi, bir hayat standardı, işsiz kalma, kadına şiddet ve maalesef son zamanda yükselişe geçen cinsel taciz bulunmaktadır