İşsizlik Ve Türkiye
Bir ülke düşünün tüm vatandaşları işçilik yapmış terzi, bakkal, demirci vs. el emeği ya da bilgi birikimi ile hayatını kazanmış bir halk düşünün şu an neden işsizlik var ülkemizde, neden insanlar iş bulma kurumlarının önünde kuyruk oluşturuyor,
NEDEN BİR GENÇLİK ÇÜRÜDÜ NASIL ENGEL OLACAĞIZ
Bir ülke düşünün tüm vatandaşları işçilik yapmış terzi, bakkal, demirci vs. el emeği ya da bilgi birikimi ile hayatını kazanmış bir halk düşünün şu an neden işsizlik var ülkemizde, neden insanlar iş bulma kurumlarının önünde kuyruk oluşturuyor, aslında basit bir cevabı var. Yıllarca el işçiliği ile tarımdan giyime büyük bir yelpaze ile hayat kazanan bir halk şu an gökdelenler de iş bulmaya yükselmeye rütbe atlamaya çalışıyor.
Alışık olmadığımız kısım tarımla uğraşırken göç edip iş aramak yada memleketimizi terk edip metropol denen şehirlere göçmek , daha fazla para daha fazlası, işin garibi metropoldekiler köylere doğaya kaçmaya çalışıyor, eğitimli işsizler asgari ücretle hayatta kalmaya çalışırken bazı insanların kolay yoldan para kazanıp hayata erkenden ve olanakları hazır başlaması ülkede dengesizliğe yok açıyor bir sabah uyanıyorsunuz 15 yaşında bir çocuk bir internet sitesine video yüklüyor sonuç garipsenecek kadar para akışı ile son buluyor , bir üniversite öğrencisi hayatını harcıyor yıllarca öğretmen mühendis yada tekniker hepsi emeğiyle okumuş insanlar hepimiz biliyoruz ki Türkiye içinde herkes zengin doğmuyor bu demektir ki bir çoğumuz fakir bir evde yetiştik.
Bir süre hayata imkan varsa üniversiteyi bitiriyor imkanımız yoksa bir sanayide hayata başlıyoruz, örneği şöyle verelim üniversiteyi bitiren bir genç iş arıyor ancak tecrübe istiyorlar ama kimse anlamıyor iş olanağı vermezsen tecrübe deneyim kazanma imkanı verilmeden ne yapmasını bekliyorsun, emeklerinin hepsinin sonucunda biraz tanıdık biraz torpil eh birazda notlar iyiyse güzel bir iş buluyorsun oda içimizden nadir yada atanırsan memur yada sen ben gibi gariban kesimdeysen tanıdık torpilde yoksa hazır yemek dükkanında ya da bir giyim mağazasında satış temsilcisi olarak hayata başlıyorsun, okuduğun üniversiteler akademiler boşa çıkıyor bildiğin dili bir yabancı müşteriye kıyafet bedeni ya da menüde fiyatı söylemek için harcıyor ve köreltiyorsun.
Ülkedeki yerli firmaların altında esnek çalışma saatleri adı altında 12 saate varan emek hırsızlığı ya da gençliğinin çürümesiyle ülkene faydasız bırak ülkeyi kendine bile faydan olmadan yaşamaya başlıyorsun, hasta olduğunda sana inanmayan patronunla çekişiyor , kendi haklarını savunamaz hale geliyorsun , sonra işten çıkarılmakla tehdit ediliyor ve boyun eğiyorsun yaşasın artık sende bir modern kölesin , zengin yaşıtlarının başka ülkeler gezmesini izliyor ve sadece hayal kuruyorsun yada kendini kapitalizm kaptırıp zengin olma hayaliyle kendine giyim kuşam ile kandırıp zengin gibi görünmeye çalışıyorsun , beğendiğin araba için krediler borçlar , sevmek istediğin kadına kavuşmak için düğün masrafları emlak fiyatlarından habersiz ev aramalar ve hayata eksi bilmem kaç küsurat milyar ile başlamak sonrasında ödemekte zorlandığın bu borçların sebep olduğu hayatından kısma çalışmaları eşin ile aranın bozulması geçim derdi çocuk varsa telaşı ardından boşanma sonrası zaten yoksulluk aslında başladığın yerdesin.
Bu ülkeden bilim adamı ya da kadını çıkar mı, yoksa ev geçindirmeye çalışan işçi mi ortaya çıkar düşünmek gerekir. Daha ucuz işçi için yabancı uyruklu tercih eden bir yerli firmayı sen bile söyleyebilirsin ancak şu daha kötü artık işçi bile olamıyorsun iş bulmak daha zor hale geldi, artık üniversite mezunu işsiz kolay para nasıl kazanırım diye düşünen internete video yüklesem mi ya da borsaya girip denemeli miyim, artık sende zengin olmaya çalışan bir gençsin.